Dershaneler

Bana göre de

Milas Önder Gazetesi
Bana göre de ... / Raşit CENGİZ – İktidar her zaman her konuda yaptığı gibi eğitimde de yine, "yaptığının tersini söylemeye" veya "söylediğinin tersini yapmaya" devam ediyor. Kırpık kırpık ettiği eğitim sistemine "kesintisiz" dediği, reform diye başlattığı 4+4+4  sistemsizliği ile sadece ilçemizde Cumhuriyetimizin ilk yıllarından kalan "birleştirilmiş sınıf eğitimi" yapılmak üzere 29 yeni köy okulu açtığı gibi, Büyük bir reklam kampanyası eşliğinde "okullarda serbest kıyafet" deyip bir yıl sonra sessiz sedasız vazgeçtiği gibi, genel liseleri "kaliteyi düşürüyor" diye kaldırıp yerlerini (genel) İmam Hatip Liseleri ile doldurduğu gibi, dershanelerin kapatılması da bu tutarsızlıklardan biridir. Toplum hayatında hiçbir şey kendiliğinden olmaz. Her olayın bir nedeni, her olgunun bir ön koşulu vardır. Dershane sayısında son on yıldaki hızlı artış, bazı koşulların hazırlanmış olmasına bağlıdır. Bu koşulları burada tartışmak, bu yazının amacından uzaklaşmak olacağı için bir başka yazı konusu olmalıdır. Söylenecek söz; bu iktidarın son on yılda yaptıkları ve yapmadıkları ile dershane sayısındaki patlamada baş sorumlu olduğudur. İktidarın bu gün "dershaneleri kapatacağız" diye ortaya çıkması da, yaptıkları yanlışları yapmamış gibi yapmaya çalışmasıdır. Önce yangın çıkarıp sonra söndürmeye çalışarak alkış alma çabasıdır. Yoksa; Yılda bir kez yapılan SBS sınavını kaldırıp, yerine aynı amaçla yapılan sınav sayısını iki katına çıkararak dershaneleri kapatamayacağını, Türk halkından en az üç çocuk isteyip sonra da "herkes üniversite okumak zorunda değil" diyerek toplumun nicel eğitim talebinin dershaneler olmadan engellenemeyeceğini, Engelleyemeyeceği nicel eğitim talebine ek, nitelik talebine de dershaneler olmadan cevap verilemeyeceğini, tabii ki bu iktidar da bilmektedir. Az yanlış olarak teslim alınıp, daha çok yanlış hale getirilen bu yapı içinde  arz- talep dengesi,  kura ile öğrenci alarak kurulamayacağına  göre, yarıştırmacı sınavdan vazgeçilemez. Yarışmacı sınav demek yasal veya kaçak dershane demektir. Bu gün bu iktidarın tercihi bu iki seçenekten başka bir seçenek değildir. Buna rağmen iktidarın dershaneleri kapatacağını söylemesi, hep söylendiği gibi had bildirme-ayar çekme değilse, hep yaptığı gibi  seçim öncesi halkın açık yarasını kaşıyarak geçici hoşnutluk yaratmaktan başka bir şey değildir. Fakat bu kez kaşınan konu, yaranın çabuk büyümesine ve aşırı kan kaybına neden olduğu için "kapatma" önce "dönüştürme"ye, sonra da seçimler sonrasına "öteleme"ye evrilmiştir. Dershanelerin varlığını savunmak ne benim, ne de siyasal çizgimin tercihi değildir. Bu yazının amacı, bu gün çıkmaz içindeki çarpık sistem ve tutarsız söylemlerin resmini çekmektir. Doğru sistem ve uygun yöntem tabii ki vardır, bana göre olan da bir sonraki yazımda anlatılmaya çalışılacaktır. 10.12.2013