BUTİK MURAT

Bazen... / resimlerin peşinden ... / Hüseyin Avni KUNDURACIOĞLU

BUTİK MURAT

Yetmişli yılların sonlarına yaklaşıldığında, ‘Arasta’nın üretiminde bulunan giysi sektörünün yavaş yavaş yerini hazır giyime bırakmakta olduğunun ayak sesleri duyulmaya başlar.

Murat Erol’un Cumhuriyet Caddesi’nde açtığı ‘Butik Murat’ isimli dükkân bu çığırın başlangıcı olur. Şükrü Kafkaslı’nın ‘Urba Butik’ i ise devamı olacaktır.

Murat Erol karşımıza ilk önce Çaputcuhan Meydanı’ndaki Mergen Eczanesi’nin cam tezgâhının arkasında beyaz önlüğüyle kalfa olarak karşımıza çıkar. ‘Eşekçi ‘Mahallesi’nin bu yağız delikanlısı sıra dışı yaşam şekliyle hafızalara kazınır. Yetmişli yılların kasabasında omzuna düşen uzun saçlarını savura savura sürdüğü Honda marka motoruyla, dar sokakların arasında kaybolacaktır. Milasspor’da futbol da oynayan Murat Erol’un, bir ara Yeşilçam setlerine uğradığına da tanık olunur.

Tosunoğulları ailesinden olduğu için o yıllarda ‘Tosun’ olarak bilinen Murat Erol, dükkânı açmasıyla birlikte artık ‘Butik Murat’ olacaktır. 

Açıkçası, Milas butik kavramını Butik Murat’la öğrenir.

Dükkânın içi, alışa geldiği gibi duvardan duvara değil de, bölüm bölüm monte edilmiş beyaz boyalı ahşap raflardan oluşur. Böylelikle ‘özel’ bir kitleye hitap ettiğinin mesajı alınır.

Dükkânın raflarındaki ürünleri mevsim belirlese de, Butik Murat’ın satış ağırlığını ‘blue jean’ oluşturur. Sonraları ‘blucin’ diyeceğimiz bu pantolonlar ‘kot’ ismiyle perçinlenir. Dönem blucinlerin paçalarının kesilmeyip, dışa katlanıp beyazının görüldüğü dönemlerdir. O kadar önemli ve değerlidir ki blue Jean, yıkandığında çekmesi böylelikle engellenmiş olunur.

Bulması da, alması kadar zordur elbet.

Butik Murat, Kıbrıs’tan ya da yurt dışından bir şekilde getirdiği bu blucinleri alıcılarla buluştururdu. Tabi bu kez de karşınıza Lewis mi yoksa Wrangler marka mı olacağı kaygısı çıkar. Demem o ki, blucin Butik Murat’ın ana satış malzemesini oluşturur.

Tabi Alpay marka gömlekleri unutmamak gerek. Butik Murat’ın beyaz ahşap raflarını renklendiren bu rengârenk gömlekler, albenili halleriyle oldukça kışkırtıcıdır. Dedim ya, rafları mevsim belirler; kazaklar, gömlekler, tişörtler varlıklarını sezonun getirdikleriyle Butik Murat’da yerini alır.

İtiraf etmeliyim ki, Butik Murat’ın en can alıcı noktasını caddeye bakan vitrini oluştururdu. On beş günde bir değişen bu vitrin, farklı şekillerle kasabanın gri hayatına ışıltı katar. Öylesine renkli olurdu ki o küçük vitrin, farkında olmadan ‘müdavim’ seyircilerini oluşturmuştu.

Kâh saman balyalarının ortasına saplanmış yabanın savurduğu samanları görürdünüz, kâh balık ağının kapladığı zeminin altındaki yakamoz kıpırtılarını, kâh bir yığın odunun oluşturduğu orman ışıltısını.

Armut ampulden sızan sarı ışığın aydınlattığı ‘dekor’ a, gelişi güzel konulmuş butik ürünleri eşlik etmektedir.

Kasabayı böylesine renkli görüntülere tanık eden Murat Erol, sakin kişiliğiyle bilinirdi.  Sakin kişiliğine eklenen vakur duruşu, güven verecektir.

Butik Murat, yaşama soldan bakardı, bir devrimciydi.

Kasabadaki devrimci mücadelenin içinde yer alır, sarı renkli Murat 124 arabasıyla köy köy dolaşır, yoldaşlarıyla birlikte köylüleri örgütlemeye çalışırlardı. 12 Eylül’den önce Milas’ta tutuklanan devrimcilerin arasında o da vardı. 12 Eylül 1980 faşizmini cezaevinde karşılar.

Sonrası hayat akar.

Farklı iş kolunda yol alır ama asla naif kişiliğinden ödün vermez.

1953 doğumlu Butik Murat’ın ölüm haberi geldi geçen hafta.  Geçmişin gölgesinde bu güzel insanı sevgiyle anmak istedim.

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık