“Konseyler, ucuz siyaset oyunlarından uzak tutulmalıdır”
ÖNDER Haber -

Bodrum Kent Konseyi Başkanı Hamdi Topçuoğlu, Konsey Yürütme Kurulu adına yaptığı açıklamada, Mumcular Sazköy’e Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılacak katı atık depolama tesisine karşı, STK’ları olaya duyarsız kalmakla suçlayan AKP Muğla Milletvekili Nihat Öztürk’e “Uygar tavrımızı uysallıkla karıştırmayın” sözleriyle tepki verdi.
Geçtiğimiz günlerde Sazköy’de bölge halkının, Katı Atık Bertaraf ve Düzenli Depolama Tesisi’ne karşı protesto eylemine destek veren ve eylem yerinden kendisini telefonla arayan Öztürk’e eleştirilerde bulunan Topçuoğlu, AKP Bodrum İlçe Başkanı Çiğdem Demiralp ve Milletvekili Öztürk’ün Kent Konseyi’ni hedef alan tutum ve davranışlarını kınadı.
Bodrum Kent Konseyi Başkan Hamdi Topçuoğlu tarafından yapılan açıklama şöyle:
“Siyaset, değer
üreterek yapılır”
Kentimizin Sayın milletvekilinin “Dini Kültür Merkezi ve TOKİ’ye karşı çıkanları önemsemiyorum” dediği gibi biz de Kent Konseyi’ni kullanarak siyaset yapılmasını önemsemeyebilirdik. Çünkü bu tarz politika yapmak ve siyasetçilerle polemiğe girmek, Kent Konseylerinin çalışma tarzı değildir.
Ancak, Bodrum Kent Konseyi’ni kullanarak siyaset yapılmaması, hedef şaşırtmaya ve kullanılan üsluba son verilmesi için konuları siz basın mensuplarıyla paylaşmak zorunda kaldığımızı bildirmek zorundayız.
Biliyorsunuz ki dernekler, odalar, sendikalar gibi siyasi partiler de bizim paydaşımızdır.
Dolayısıyla siyasi partiler de bizim çalışmalarımızla ilgili değerlendirmelerini, yürütme kuruluna ya da genel kurula gelip özgürce yapabilirler.
“Üslup-u beyan, ayniyle insan” der eskiler.
Özellikle ülkemizin dar geçitlerden geçtiği bu dönemde, toplum önderlerinin kamuoyunu gerecek yanlış bilgi ve söylemlerden kaçınması, toplumsal esenliğimiz açısından son derece önemlidir.
“Siyaset, en sıradan değerleri bile yok sayarak, insanları, kurumları suçlayarak yapılmaz; değer üreterek yapılır.”
Kent Konseyleri çevre örgütü değildir. Ama paydaşları arasında çevre örgütleri de vardır. Tıpkı siyasi partiler gibi onlar da çevre ile ilgili girişimlerinde bizimle birlikte çalışabilir ya da çalışmaz. Konsey Yürütme Kurulu bu konuda müdahaleci olamaz. Hal böyleyken “Katı Atık Depolama Tesisleri” konusunda Sazköy’de yalnızca AK Partinin haberdar olduğu bir eylemde “Kent Konseyi ya da STK’lar nerede?” diye sorgulamak basit bir şovdan öte bir değer taşımaz.
Hele hele oradan Konsey Başkanının telefonla aranarak adeta sorguya çekilmesi tam bir nezaketsizliktir. Basının tamamının bile haberdar edilmediği böyle bir etkinlikte bulunmamız nasıl mümkün olabilir ki?
AK Parti İlçe Başkanı ve sayın Vekil, Konsey Başkanını telefonla aramıştır. Görüşmenin bir aşamasında Sayın Vekilin, ‘Telefonu açayım da herkes dinlesin mi?’ sorusuna Başkan, “Konsey bu konuda Pınarlıbelen - Sazköy Mahalle Meclisi ve Karaova - Der vasıtasıyla inceleme çalışmaları yapıyor. Bu konuda yürütme kurulunda alınmış bir karar yoktur. Ancak kişisel görüşlerimi söyleyebilirim” dediği halde konuşma, basına sadece vekilin kendi ifadeleriyle verilerek iletişim ahlakına aykırı bir tutum izlemiştir.
Yine aynı telefon görüşmesinde, zaten 15 gündür bu konularda bilgi alışverişinde bulunmak için partilerinden randevu beklendiği söylenmiş, hemen ertesi gün toplantı yapılması konusunda karşılıklı anlaşılmıştır. Ne var ki sayın Vekil ve İlçe Başkanı, kararlaştırılan toplantıya gelmemiş, gelmeyeceğini haber verme gereği de hissetmemişlerdir.
Herkes şunu bilmelidir ki, Konseyimiz kentin gelecek planlamasında üzerine düşen her görevi en iyi şekilde yapmaya çalışmaktadır. Kentler üzerinde bugüne dek “Ben yaptım oldu”, “Ne istersem onu yaparım” devri artık bitmiştir. Bugün kentlilere rağmen, kentlerin dokusunu değiştiren her girişim, karşısında sivil toplum girişimlerini bulacağını kabul etmelidir.
Konsey bileşenlerimizin bugüne dek gerçekleştirdiği uygar karşı duruş; asla uysallıkla karıştırılmamalıdır. Tekrar edelim ki konseyin karar organı Genel Kurul’dur. Konsey Yürütme Kurulumuz, konuyla ilgili olarak bilgilenme amacıyla genel kurulu toplama kararı vermiştir. Çalışmalarımızı, Genel Kurulun vereceği karar doğrultusunda sürdüreceğimiz konusunda kimsenin kuşkusu olmamalıdır.
Hemen belirtelim, Genel Kurul söz konusu yere karşı çıkarsa alternatif önerilerimiz de hazırdır. Umarız sayın vekil ve iktidar, bir gecede bizim tekliflerimiz için de olur verir ve Bodrum çöp derdinden kurtulur.
Bir şeye karşı çıkarken gerekçeleriniz sağlam olmalı. Her şeyin siyaset malzemesi yapıldığı bu ülkede, üç oy daha kapabilmek için siyaset yapanlara, önerimiz açıktır: Kentler için ortak akıl yaratma, birlikte değer üretme okulu olarak değerlendireceğimiz konseyler, ucuz siyaset oyunlarından uzak tutulmalıdır. Bu, katılımcı demokrasinin gelişmesi açısından zorunludur.
Bodrum Kent Konseyi’nin
çözüm önerileri
Sayın milletvekiline ilk önereceğimiz yer, Pina Yarımadasında yeni yapılan otellerin hemen arkasıdır. Madem ki çöpün akarı kokarı var, bu akarı kokarı da çöpü üretenler çeksin. Üstelik orada artık endemik Halep çamları da yok.
Beğenmedilerse ikinci önereceğimiz yer, devrin başbakanı ve dört bakanın imzasıyla ikinci konut imarına açılan Tilkicik Koyu var. Bakın gerçekten dar gelirliler için konut sağlama konusunda samimiyseler, buradaki 504 dönümü dar gelirlilere konut yapmak koşuluyla TOKİ’ye verebiliriz.
Bir başka önerimiz de Külliye yapılacak yerin yakınındaki hazine arazisi.
Olmadı mı “Değirmen Burnu” ne güne duruyor.”
(20 Mayıs 2016 Aytül Derici Bardak / bodrumca.com’dan aktarılmıştır.)





