Tepkiler sürüyor ...

ÖNDER Haber -

Tepkiler sürüyor ...

‘15 Temmuz kalkışması’na tepkiler sürüyor ...

Konuyla ilgili olarak gazetemize ulaşan mesajları şöyle ...

 

Muğla Valisi Amir Çiçek

Değerli Muğlalılar, Değerli Hemşerilerim,

Milletimizin gözbebeği olan Türk Silahlı Kuvvetlerimizin içerisine sızmak suretiyle, illegal şekilde paralel bir yapı oluşturarak yine milletimizin ve devletimizin vatan savunması için kendilerine vermiş olduğu her türlü savaş silahlarını da kullanmak sureti ile başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a, anayasal düzene, meşru hükümete, kanunlara göre işleyen kurumlara ve halkımız ile onun iradesine karşı 15 Temmuz’u 16 Temmuz’a bağlayan gece başlatılan darbe girişiminin duyulmasının hemen ardından başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın bulunduğu Marmaris ilçemiz olmak üzere tüm ilçelerimizde, caddelere çıkarak bu hain kalkışmanın önünde canları pahasına devasa bir set oluşturmak adına Türk bayraklarıyla yürüyüş yapan, demokrasiye bağlılıklarını ifade eden, evlerine gitmeyerek nöbet tutan, gayrimeşru kalkışmayı reddeden, devlete karşı bağlılıklarını ve besledikleri sevgi ve saygı duygularını valilik makamı nezdinde dile getiren; her birine ayrı ayrı büyük muhabbet beslediğim Muğla halkımıza, göstermiş oldukları bu cesur, anlamlı ve vefakar davranışlarından dolayı şükran, saygı ve sevgilerimi sunuyorum. Ayrıca ilimizde bu uğurda canlarını feda eden Nedip Cengiz Eker ve Mehmet Çetin kardeşlerimiz başta olmak üzere yurt genelinde hayatlarını feda eden demokrasi şehitlerimizi minnet ve rahmetle anıyorum.

 

Eğitim Sen Milas İlçe Temsilciliği: “Darbelere ve ‘Tek Adam Diktatörlüğü’ne hayır!”

7 Hazirandan bu yana otoriter-totaliter, tekçi, mezhepçi, dayatmacı, toplumu kutuplaştırıcı bir siyaset ile başkanlık sistemini saray darbesiyle inşa etmeye çalışan AKP, bu süreçte torba yasalar, genelgelerle her türlü demokratik hakkın kullanımını ortadan kaldırmış, kuvvetler ayrılığı yerine kuvvetler birliği ikame edilmiş, anayasa tanınmayarak hukuk ortadan kaldırılmış, milletvekillerinin “dokunulmazlıkları” kaldırılarak parlamento kendini işlevsizleştirmiş, seçilmiş belediye başkanları yerine kayyum atayarak halk iradesini hiçe saymak için adımlar atılmıştır.

İçte ve dışta uygulanan savaş politikaları ile ülke cehenneme çevrilerek, aylarca yaşam alanları kuşatılmış, ölüm kutsanmış, sonu kestirilemez bir yıkım ve tahribat ortamı yaratılmıştır. Sınırlar eleğe çevrilerek IŞİD vahşet örgütünün illerimizde cirit atmasının önü açılmış ve canlı bombalarla pek çok insanımızın yaşam hakkı elinden alınmıştır.

Bütün bu süreç ve iktidarı paylaşma kavgası bir askeri darbe girişimi ile sonuçlanmıştır. Türkiye emek ve demokrasi güçleri kırk katır mı kırk satır mı dayatması ile yüz yüze kalmıştır.

Mücadele tarihi boyunca darbelerin, baskıların ve anti demokratik uygulamaların hedefi olan Eğitim Sen, nereden gelirse gelsin her zaman darbelere karşı olmuş, darbelerin asıl hedefinin emek ve demokrasi mücadelesi olduğunu savunmuştur.

Uzun süredir ülkemizde yaşanan sivil darbe girişimleri ve ülkeyi tek adam diktatörlüğüne götürmeye çalışan her türlü girişimin karşısında durmak, emek ve demokrasi mücadelesi açısından olmazsa olmazımızdır.

Eğitim Sen olarak, yıllardır bir taraftan emek, demokrasi, barış ve özgürlük mücadelesi yürütürken, diğer taraftan asker ya da sivil, her türlü darbeye karşı olduğumuzu açık bir şekilde ifade ediyoruz.

Eğitim sen olarak, bize dayatılan ikileme razı olmayacağız. Ne darbelere teslim olacağız ne de bu girişime yaslanarak kirli iktidar planlarını yaşama geçirmek isteyenlere, tehlikeli çağrılarla ülkeyi daha kaotik bir sürece sürüklemeye çalışanlara izin vermeyeceğiz. Üçüncü bir seçenek mevcuttur. Bu seçenek; demokratikleşmenin yolunun açılması, hak ve özgürlüklerin kullanımının güvence altına alınması, içte ve dışta barışın oluşması için tüm emek ve demokrasi güçleri ile birlikte mücadeleyi büyütmektir. Eşit, özgür, demokratik ve barış içinde bir Türkiye için mücadelemizi kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğiz.

Ülkemizin kaderine sahip çıkmak için birleşerek, Türkiye’yi laiklik, özgürlük, demokrasi, birlikte yaşam ve emekçilerin insanca yaşayacağı koşullar temelinde yeniden kuracak bir iradeyi bulunduğumuz her yerde oluşturup güçlendirmek için mücadele etmekten başka bir yolumuz yok.

Gelinen noktada; “Erleri gönderin, rütbeliler gelsin” diyen Mahir Çayan ve “Ben askere kurşun sıkmam” diyen Deniz Gezmiş vatan haini; tek suçları 18 bin lirası olmadığı için askere gitmek olan gençlerimizin boğazını kesenler, onları tekmeleyen ve kemerle dövenler “demokrasi havarisi” oldu.

Sivil ya da askeri darbeler çözüm değil! Çözüm: Eşit-Özgür-Laik-Demokratik Türkiye!

 

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Av. Prof. Dr. Metin Feyzioğlu: “Dün olduğu gibi bugün de demokrasinin yanında, darbenin karşısındayız”

Türk Silahlı Kuvvetleri içinde bir grubun, hareket başladıktan sonra diğer birliklerin kendilerine katılacağını varsayarak, emir-komuta zinciri dışında bir darbe girişiminde bulundukları anlaşılmaktadır.

Darbe girişimi sırasında yaşananlar kadar, böyle bir suça kalkışılmış olması dahi korkunçtur.

Dün, olayın bir darbe girişimi olduğu anlaşılır anlaşılmaz, Türkiye Barolar Birliği ve tüm barolarımız, ortak bir açıklama yaparak darbeye karşı olduğunu, demokrasiyi sonuna kadar savunacağını ilan etmiştir.

Yaşananların hepimize öğretmesi gereken, çıkışın daima demokraside olduğudur. Bir daha böyle bir kara günün yaşanmaması için siyasi iktidara düşen, herkesi kucaklaması ve demokrasiyi geliştirecek adımları atmasıdır.

Darbe girişimi sırasında hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz.

 

Basın İlan Kurumu Muğla Şube Müdürü M. Ali Köseoğlu

Türkiye’nin demokrasi tarihindeki önemli dönemeçlerden biri olarak değerlendirdiğimiz 15 Temmuz kalkışması, milletimizin asil gücüne çarpmıştır. Milli iradesine canı pahasına sahip çıkan milletimiz, tüm dünyaya ‘kahramanlık’ nedir, bir kez daha göstermiştir.

Bu önemli ve kritik süreçte, her türlü belirsizliğe rağmen halkımızın ve ‘Milli İrade’nin yanında yeralan basın-yayın organlarımız da, sağlıklı haber akışını sağlayarak sorumlu yayıncılık anlayışının gereklerini yerine getirmiştir.

Bu önemli ve hassas günde, kendisinin yanında yeralanları yakından gören ve tanıyan milletimizin takdiri, her türlü takdirin üzerinde olacaktır. Bir ferdi olduğu toplumun hassasiyetlerinin farkında ve halkın iradesine ipotek koymak isteyenlerin karşısında yer alan basın-yayın kuruluşlarımızı ve basın mensuplarımızı kutluyorum.

Türkiye’nin değişik bölgelerinde ve Muğla’da yaşanan direnişin çiçekleri olarak gördüğümüz şehitlerimize minnettar olduğumuzu ifade ile Muğla Emniyet Müdürlüğümüze, şehitlerimizin ailelerine ve milletimize başsağlığı diliyorum.

 

Büyük Birlik Partisi Muğla İl Başkanı Harun Akın

15 Temmuz günü ülkemizin, milletimizin birlik ve beraberliğine kasteden bir avuç vatan haininin yapmış olduğu darbe girişimini nefretle kınıyorum. Bu olayların önlenmesi ve bastırılması esnasında canlarını gözünü kırpmadan feda ederek şehit olan asker ve polisimize Allah’tan rahmet diliyorum. Ruhları şad, mekanları cennet olsun inşallah, yüce Türk Milletinin başı sağ olsun. Yine bu esnada yaralanan kardeşlerimize de yüce rabbimden acil şifalar diliyorum. Aziz Türk milleti vakur duruşu ve sergilediği tavırla bu ülkede ucuz kahramanlıkların yapılamayacağını, vatan hainlerinin hiçbir zaman emellerine ulaşamayacağını tüm dünyaya ve bu hainlere bir kez daha göstermiştir. Bu vesile ile tüm milletime şükranlarımı da sunmayı bir borç biliyorum. Vatan hainlerine de diyoruz ki; tarihini kanıyla, canıyla yazmış bu asil millet sizlere hiçbir zaman geçit vermeyecektir. 

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Site en altı
yukarı çık