- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 13 July 2016, Wednesday 19:35
- 5033 kez okundu
HUKUK KÖŞESİ / Av. Ezgi EFENDİOĞLU ÇİÇEK / [email protected]
Medeni Kanunumuz uyarınca asıl olan, evlilik birliğinin korunması ve aile kurumunun devamlılığının sağlanmasıdır. Ancak kimi zaman bu mümkün olmamakta ve eşler boşanma kararı almaktadır. Boşanma süresince ve/veya boşanma gerçekleştikten sonra eşlerden biri maddi olarak güçsüz konuma gelebilir. Bu durumda diğer eşin yoksulluğa düşen eşe nafaka ödemesi gündeme gelecektir. Aile Hukukunda iki temel nafaka türü bulunmaktadır. Bunlardan biri az önce değindiğimiz boşanma gerçekleştikten sonra maddi olarak güçsüz konuma gelen eşe ödenecek “yoksulluk nafakası”, diğeri ise müşterek çocuğun bakım ve her türlü giderlerinin karşılanması için ödenen “iştirak nafakası”dır. Her iki nafakanın, boşanma davası süresince uygulanmasına karar verilmesi halinde ödenen nafakaya “tedbir nafakası” denilmektedir. Boşanma gerçekleştikten sonra ise tedbir nafakası kalkarak, iştirak veya yoksulluk nafakası olarak devam eder. Nafaka miktarı tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre belirlenir. Müşterek çocuk için de çocuğun yaşı ve ihtiyaçları arasında denge kurulmak suretiyle iştirak nafakası miktarı belirlenir.
Nafaka ile ilgili olarak uygulamada sıklıkla rastlanan davalar, nafakanın kaldırılması ve nafakanın artırılması davalarıdır. Nafakanın kaldırılmasını talep edebilmek için, nafaka ödenen eşin maddi durumunun düzelmesi, boşanma sonrasında meydana gelen yoksulluğunun giderilmiş olması gerekmektedir.
Peki, “yoksulluk” kriterini belirleyecek ölçüt ne olmalıdır? Bunun yanıtını Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 07.10.1998 tarihli kararında şu şekilde vermiştir: “… yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür (eğitim) gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanları yoksul kabul etmek gerekir.”
Yargıtay Hukuk Genel Kurul kararından da anlaşıldığı gibi, nafaka ödenmesini gerektiren yoksulluk kriteri, kişinin temel ihtiyaçlarını karşılayamamasından ibarettir. Nafakanın kaldırılması davasında eşin yoksulluğunun giderildiğinin ispatı, nafaka ödeyen kişiye yani davacıya aittir. Kendisine nafaka ödenen eş, her türlü temel ihtiyaçlarını karşılayabilecek maddi olanaklara sahip ise, nafaka ödeyen taraf nafakanın kaldırılmasını talep edebilir. Müşterek çocuk için ödenen iştirak nafakasının ise, çocuğun reşit olması halinde kaldırılabilmesi mümkündür. Ancak burada çocuğun eğitiminin devam edip etmemesi de gözönünde bulundurulması gereken önemli bir husustur.
Kendisine nafaka ödenen eş, nafakanın artırılmasını talep edebilir. Bunun için, nafaka ödeyen eşin maddi durumunda bir artış meydana gelmesi veya enflasyon nedeniyle ödenen nafakanın değerini kaybetmiş olması gerekmektedir. Yargıtay’ın içtihatlarına göre nafaka artırım davalarında, nafaka alacaklısının yani kendisine nafaka ödenen eşin ihtiyaçları ile nafaka borçlusunun yani nafaka ödemekle yükümlü eşin maddi durumunda, nafakaya hükmedildiği tarih itibariyle büyük bir değişim meydana gelmemişse yoksulluk nafakası TÜİK’in belirlediği ÜFE oranına göre artırılmalıdır. Böylelikle geçen yıllara rağmen nafaka miktarındaki denge korunmaktadır.
Nafaka, boşanma dilekçesi ile birlikte talep edilebileceği gibi, boşanma davası sonuçlandıktan sonra ayrıca da talep edilebilir.
Türk Medeni Kanununun 178. maddesi uyarınca, boşanmadan sonraki nafaka taleplerinin boşanmanın kesinleştiği tarihten itibaren 1 yıl içerisinde yapılması gerekmektedir. Nafakanın artırılması veya kaldırılması davalarında ise herhangi bir süre söz konusu olmayıp taraflar şartları oluştuğu takdirde nafakanın artırılmasını veya kaldırılması talep edebilirler.
Nafakaya ilişkin davalar Aile Mahkemelerinde görülmektedir.
Son olarak, konu itibariyle en hassas davranılması gerektiğine inandığımız konulardan olan Aile Hukukuna özgü uyuşmazlıklarda, tarafların iyiniyet ve dürüstlük ilkelerine riayet ederek, aile olmanın kutsallığını unutmamaları gerektiğini hatırlatmak isteriz.
-
24.06.2024 SERMAYE PİYASASI SUÇLARI ve PİYASA DOLANDIRICILIĞI
-
23.04.2024 VERGİ İDARESİNİN İSTİHKAK HACZİ UYGULAMASI
-
21.01.2021 Mimari Proje ve Mimarlık Eserleri Üzerinde Eser Sahibinin Telif Hakkı-1
-
24.03.2020 Kira Sözleşmelerinde “COVID-19” Vakası
-
08.10.2018 Malulen Emeklilik Şartları
-
11.07.2018 Emlak Komisyonculuğu Ücret Sözleşmesi (Simsarlık Sözleşmeleri)
-
27.06.2018 İmar Barışı / 2
-
13.06.2018 İnşaat Hukukunda “Ön Sözleşme”
-
30.05.2018 Terk nedeniyle Boşanma Davası ve İhtar sorunu
-
09.05.2018 “İmar Barışı”
-
25.04.2018 Marka Hukukunda Sessiz Kalma İlkesi
-
18.04.2018 Hekimin Hukuki Sorumluluğunun sonuçları
-
11.04.2018 Mimarın Telif Hakları
-
28.03.2018 İşe zamanında başlanmaması nedeniyle ‘Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi’nin feshi
-
14.03.2018 İnşaat Ortaklıkları
-
07.03.2018 1136 Sayılı Avukatlık Kanunu uyarınca ‘Uzlaşma’
-
07.02.2018 Teslimden sonra ortaya çıkan ayıplardan müteahhidin sorumluluğu
-
17.01.2018 Kambiyo Vasfını Taşımayan Senedin İcra Takibine Konu Edilmesi
-
10.01.2018 Taşkın Yapılar ve Temliken Tescil Davası
-
03.01.2018 Hangi iş uyuşmazlıkları arabuluculuğa elverişlidir?
-
27.12.2017 Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan alanlar bakımından ecrimisil ihbarnameleri
-
20.12.2017 Tüzel Kişiliğin Kişilik Haklarına Saldırı Nedeniyle Manevi Tazminat
-
13.12.2017 Trafik Sigortası olmayan aracın kazaya karışması
-
06.12.2017 Kiracının, kiralanana verdiği zararın tazmin edilmesi
-
29.11.2017 İhtiyati Tedbir ve İhtiyati Haciz kavramları
-
22.11.2017 İş Davalarında Zorunlu Arabuluculuk
-
15.11.2017 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu kapsamında Markanın İptali
-
08.11.2017 Depozito bedeli kira borcundan mahsup edilebilir mi?
-
01.11.2017 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu uyarınca, Markanın Hükümsüzlük Halleri
-
19.10.2017 Adım adım Site/Apartman Yönetimi kurulması
-
11.10.2017 Sosyal Güvenlik Destek Primi Kesintileri
-
04.10.2017 “Tüzel Kişilik Perdesinin Aralanması”
-
20.09.2017 Şirket Ortaklarının Şahsi Borçları Nedeniyle Şirketin Sorumluluğu
-
13.09.2017 Site ve apartmanlarda evcil hayvan beslemek
-
23.08.2017 İşverenin, ‘haklı nedenle’ iş akdini fesih halleri
-
16.08.2017 15 Yıl 3600 gün sayısı ile Kıdem Tazminatına hak kazanma
-
09.08.2017 İpotekli Taşınmazın Satışı
-
02.08.2017 İlk kez kurulacak olan Site veya Apartman Yönetimlerinde dikkat edilmesi gereken hususlar
-
26.07.2017 Zina nedeniyle boşanma davaları
-
19.07.2017 Vesayet kavramı ve Vesayeti gerektiren durumlar Av. Ezgi EFENDİOĞLU ÇİÇEK
-
12.07.2017 Hekim uygulamalarında ‘Malpraktis’ kavramı ve Hukuki sorumluluk
-
05.07.2017 ‘Marka Tescili’ ve bilinmesi gerekenler
-
21.06.2017 ‘Karşılıksız Çek’te Bankanın Sorumluluğu
-
14.06.2017 AİHM OHAL Kararı
-
07.06.2017 Acele Kamulaştırma Davaları
-
31.05.2017 Nişanlılığın sona ermesi nedeniyle maddi-manevi tazminat
-
24.05.2017 Menfi Tespit (Borçlu Olmadığının Tespiti) Davaları
-
17.05.2017 Boşanmadan sonra Mal Paylaşımı
-
10.05.2017 ‘Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmeleri’nde Teminat
-
03.05.2017 Çekin İptali Davaları
-
26.04.2017 Geçit Hakkı Davaları
-
19.04.2017 Hukuki Güvenlik İlkesi ışığında YSK kararı
-
12.04.2017 Trafik kazası nedeniyle ‘Araç Değer Kaybı’
-
05.04.2017 Anonim Şirketlerde Avukat Bulundurma Zorunluluğu
-
29.03.2017 Mobbing
-
22.03.2017 Bina Enerji Kimlik Belgesi
-
15.03.2017 Kat Malikleri Kurulu kararlarının iptali davaları
-
08.03.2017 Miras Paylaşımı
-
01.03.2017 Tüketici Hukukunda ‘Ayıplı Mal’ kavramı
-
22.02.2017 Ana ve Babanın Ortak Velayet Hakkı
-
15.02.2017 Taşınmaz Satış Vaadi Sözleşmesinden kaynaklanan Tapu İptali ve Tescil Davası
-
08.02.2017 Yolsuz Tescil ve Düzeltilmesi
-
01.02.2017 ‘Anlaşmalı Boşanma’
-
25.01.2017 Limited Şirketlerde Ortakların Hak ve Yükümlülükleri
-
11.01.2017 Taşınmazın Cins Değişikliği
-
04.01.2017 İmar Mevzuatına Aykırılık nedeniyle Yıkım Kararı
-
28.12.2016 ‘Soybağının Reddi’ davaları
-
22.12.2016 30 Yıl Üstü Emeklilik İkramiyesi
-
14.12.2016 Kat Malikleri Kurulu Toplantı Usul ve Esasları
-
07.12.2016 Kartel Faizi ve Bankalara Tazminat Davası
-
30.11.2016 Kiracı ve Kiraya Verenin Kira Sözleşmesinden Doğan Hak ve Yükümlülükleri
-
23.11.2016 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun Uyarınca İptal Davaları
-
16.11.2016 Tasarrufun İptali Davaları
-
09.11.2016 Alternatif bir uyuşmazlık çözüm yolu olan arabuluculuk
-
02.11.2016 İş Hukukunda ‘İbraname’ kavramı ve geçerliliği
-
26.10.2016 ‘Mirasın Reddi’
-
19.10.2016 Kira sözleşmelerinde ‘Kefil’in durumu
-
12.10.2016 Velayetin Değiştirilmesi Davaları
-
05.10.2016 Taşınmaz Satış Vaadi Sözleşmeleri
-
28.09.2016 Kiralanan taşınmazın ihtiyaç nedeniyle tahliyesi
-
21.09.2016 Kira Sözleşmesi Devam Ederken Kiralanan Evin Satılması ve Kiracının Hakları
-
08.09.2016 “Yeni” Çek Yasası
-
31.08.2016 670 sayılı KHK Kapsamında Kapatılan Kurumlarda Çalışan İşçilerin İşçilik Alacakları
-
24.08.2016 Faturaya dayalı icra takibi
-
17.08.2016 Kapatılan kurumlarda çalışan işçilerin işçilik alacaklarının tahsili sorunu
-
10.08.2016 2016 Yılı Vergi Affı
-
03.08.2016 Türk Vergi Sisteminde Uzlaşma
-
27.07.2016 Vergi Hukukunda İdari Çözüm Yolları
-
21.07.2016 Defterlerin tasdiksiz olması nedeniyle vergi idaresinin yaptığı uygulamalar ve yargının yaklaşımı
-
29.06.2016 İşverenin, ücret ödeme borcunu zamanında yerine getirmemesi
-
22.06.2016 Türk Hukukunda Marka Tescili ve Eskiye Dayalı Kullanım
-
15.06.2016 Baz İstasyonlarının Yapı Ruhsatına tabi olması
-
08.06.2016 Baz İstasyonunun Kaldırılması (Muarazanın Men’i)
-
01.06.2016 Taşınmaz Mal zilyetliğine yapılan tecavüzler
-
25.05.2016 Sınır ve Yüzölçümü Düzeltilmesi Davaları
-
19.05.2016 Vasiyetnamenin İptali Davaları
-
11.05.2016 Vasiyetname Türleri
-
04.05.2016 Kambiyo Senetlerine özgü haciz yolunda imzaya itiraz
-
27.04.2016 Kambiyo Senetlerine Özgü Haciz Yolu (İcra Takibi)
-
20.04.2016 HUKUK KÖŞESİ / Av. Ezgi EFENDİOĞLU ÇİÇEK / [email protected]
-
13.04.2016 Anayasa Mahkemesi’ne Bireysel Başvuru
-
06.04.2016 İş Hukukunda Haklı fesih – Geçerli fesih ayrımı
-
30.03.2016 Kentsel Dönüşüm
-
23.03.2016 Kiralanan Taşınmazın Tahliyesi
-
18.03.2016 Kadınlarımız ...
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.