Celal Durgun

Döviz'in ateşi 18 dereceden, 13 dereceye düştü ya...

Malatyalılar, Şanlıurfalılar bir sevindiler, bir sevindiler ki;

Öyle böyle değil.

Davul zurna ile kutlama yaptılar, halay çektiler...

Sahte dövizleri yaktılar...

Çok mutlu, çok keyifliydiler...

Slogan attılar, “Reis'in” resmini taşıdılar...

Ne diyeyim?

Ağızlarını tadı bozulmasın.

***

Sormadılar, sorgulamadılar, yargılamadılar...

Bu bir akıl tutulması.

Örneğin;

“Nas orda olduğuna göre, sana bana ne oluyor” sorusunu kim sormuştu?

Doların ateşini 18 TL'ye çıkaran kimdi?

“Faiz sebep, enflasyon sonuçtur” benzetmesini kim yapmıştı?

“Ekonominin kitabını yazdık, yazmaya devam ediyoruz” cümlesini kim kurmuştu?

Ekonomi dünyasının ileri gelenlerinin önerilerine kulak tıkayan kimdi?

Çalıp oynayanlar, gülüp eğlenenler;

Bilmiyorlar mı?

Görmüyorlar mı?

Duymuyorlar mı?

Biliyorlar, görüyorlar, duyuyorlar...

Son yıllarda herkes ekonomist oldu.

Yok, gerçekten bu akıl tutulması, güce tapma, itaat etme...

***

Faiz'in adını “kazanç” koydular.

Şimdi, bankalar mevduata “faiz” vermiyor, “kazanç” sağlıyor!

Faiz haram, “kazanç” helal ya.

NAS'a çare bulundu!

***

Yerli ve milliydik, yine yerli ve milliyiz.

Türk lirası, dövize endekslenmiş hiç önemli değil.

Faiz, (gene “faiz” dedim), “kazanç” düşükse, döviz var...

O düşerse bu var, bu düşerse o var.

Davul dövülmez mi?

Zurna öttürülmez mi?

Halay çekilmez mi?

Arkanda koca Hazine var.

Keyfine bak...

***

Malatyalı, Şanlıurfalı yurttaşlar, bir avuç döviz zenginine kefil oldunuz.

Mevduata ödenecek “kazanç”, kur farkından doğacak “kazanç” senin vergilerinle ödenecek.

Geçmediğimiz oto yollara ödediğimiz vergi gibi, uçmadığımız hava meydanlarına ödediğimiz vergi gibi, geçmediğimiz köprülere ödediğimiz vergi gibi...

“Dövize Çevrilebilir Mevduat” sahiplerine garantör edildik.

                                                ***

Ateşi çıkaranların hiç suçu yok.

Dövizi uçuranların hiç kabahati yok.

Ateş 18'lerdeyken ses çıkarma, 4 lira inince bayram yap.