• 22 October 2024, Tuesday 9:26
DursunGirgin

Dursun Girgin

DOSTLARI HER ZAMAN ANMAK GEREKİR

Dostlarım merhaba. Rahmetli Mehmet Ali Erenler ve rahmetli Orhan Çakır’dan birazcık bahis ettikten sonra yine güncel konularından bahisle bugünkü köşe yazımı tamamlamak istiyorum.

Değerli dostlar, insan olan insana bir tatlı tebessüm, bir tatlı selam dahi yeter bazen. Rahmetli (cennet mekan) Mehmet Ali Erenler ile rahmetli Muğla Belediye Başkanımız (cennet mekan) Orhan Çakır Muğla Kültürü için çok güzel projelere imza attık. Her iki rahmetli için neler yazsak, neler söylesek az gelir. Zamanla bu iki değerli dostum için çok güzel şeyler söyledik ve yazıp çizdik elbette. Gerçek gönül erleri işte böyledir!

Şimdi gelelim güncel konularımıza. Şu Datça halkı bir alem. 9 Ekim günü küçük oğlum Emrah ve torunum Ozan Girgin ile asker düğününe gittik. Datça’ya varır varmaz, hemen birkaç lokma yemek yedikten sonra programa başladık. İnanın Datça halkının eğlence kültürüne bayılıyorum. Mesela bizim Milas’ın bazı yerlerinde asker eğlencesinde dahi tatsız olaylar yaşanır ama gel gör ki Datça’da her şey çok farklı. Mesela; eğlenceye gelen kadınlı erkekli  herkes geç vakitlere kadar yedi içti.  Adam gibi askere de katkı yapan herkes, olaysız, kazasız belasız dağılıp gittiler. Yani asker memnun, yiyip içenler memnun… Yani eğlenen memnun, eğlendiren memnun. Oh ne alâ!  Gel gör ki bazı yerlerde konvoylar, sağa sola ruhsatlı veya ruhsatsız silahlar ile ateş etmeler. Bu ne yahu! Gelin de Datça’ya eğlence görün. Aşağı yukarı en az 10-15 sene olmuştu Datça’ya gitmeyeli. Gördüm ve hem eğlendirdim, hem kendimiz eğlendik. Uzun lafın kısası şu dünyayı kasıp kavuran Yahudi zulmünü birazcık olsun unuttuk ama bazı gerçekleri de söylemek zorundayız ki Sayın Putin gibi dünyada iki-üç lider olacak varya… Ne Yahudi zulmü olur, ne de haksızlıklar ve de yolsuzluklar.

Neyse 29 Ekim benim doğum günüm. Yani 29/10/1948 doğumlu olduğum için midir bilmem ben Cumhuriyetimizi ve de onun ilke ve inkılaplarını çok çok seviyorum. Yani Atatürk’e karşı gelen babam da olsa asla af edemiyorum. Mesela şu aralar malum yöremizdeki zeytin ağaçlarındaki meyveler neredeyse kurumak üzere. İşte ben de nasıl ki halkımız bir rahmeti özlüyorsa, ben de bu ülkeyi Atatürk’ü seven, onun ilkelerine sahip çıkan siyasetçileri o kadar çok seviyorum. Evet dostlar yine bir rahmetli ile sözlerimi tamamlamak istiyorum. Ne diyor büyük Ozan Neşet Ertaş, ‘kendim ettim, kendim buldum. Gül gibi sararıp sordum’ diyor ya… işte bugün güzel cennet vatanımızda ne din, ne iman, ne hak, ne de hukuk bıraktılar.

Neyse bunlar da gelip geçer ama bizler elimizdeki altın bilezik olan sanatımız sayesinde şükürler olsun 4x4’lük olmasa da iyi kötü yaşıyoruz. Umarım yeni nesil şu hızla değişen dünya şartlarına göre doğru sözlü, doğru dürüst insanları seçerler de bizler de ömrümüzün son deminde hiç olmazsa gelecek nesillerimize huzurlu bir Türkiye bırakabilirsek ne mutlu!

Haydi dostlarım hoşça kalın, dostça kalın!


MAKALEYE YORUM YAZIN

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


Site en altı
yukarı çık