- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 24 March 2020, Tuesday 8:04
- 4045 kez okundu
İçinde bulunduğumuz çağa ne ad veriliyordu. Bilgi çağı, uzay çağı, dijital çağ, robot çağı... Say say bitmez, hikaye, hepsi hikaye.. İçi boş bir zırh.
Dünya Küresel bir köy ama genetiğiyle oynanmış, GDO'lu bir köy artık.
Solunum yollarından ciğerlerimize inen bir virüsün önüne geçemeyen devletlerden, ordulardan, nükleer güçlerden, uydu merkezlerinden söz ediyorum. Bu dünyayı batırıp başka gezegenlerde hayat var mı diye üsler kuran uzay mekiklerini boşluğa bırakıp duran güçlerden söz ediyorum. Birbirleriyle savaşıp duran, bombaları yeryüzüne atıp duran, yeraltı nükleer denemeleriyle, menzilli füzeleriyle birbirlerine üstünlük ve hava atıp duran, ama gözle görülmeyen bir virüsün bile önünü alamayan devletlerin çağından ve uygarlığından söz ediyorum.
Yaşlılarını yavaş yavaş öldürmeye hazırlanan devlet politikalarından söz ediyorum. Bari yaşlılarımızı ve hastalarımızı koruyamayacağız, kendimizi ve iktidarlarımızı koruyalım diye düşünen, içten içe pazarlık yapan, günü kurtaran, ama yaşlılarımızın boğularak ölüme terk edilmesine sessiz kalan devlet yöneticilerinden, politikacılardan söz ediyorum.
Bütün bu yaşadıklarımız, korkularımız kendi eserimizdir. Herkesin durduğu yere göre suçu var bu virus salgınının pandemi haline gelmesinde. Sokaklara özgürleşmeye darken, hadi evlere, sokaklar kapalı, yasaklara uyalım demeye başladık.
Onun için diyorum içi boş bir zırhtan ibaret diye. Bu dıştan gösterişli korkutucu zırhların içine giren bir virüs çökertti her şeyi. Ama olan insana oluyor. Yaşamlarının tam rahat edecekleri belki son anlarını ailesiyle, kendiyle yaşayacağı anlar çalınıyor yaşlıların hayatından. Yaşlı insanlar toplu ölüme, bir soykırıma, sanki bir nazi politikasına tâbi tutuluyor.
1918 yılında Amerika’dan yayılan İspanyol gribinden sonra küresel ikinci büyük salgın bu korana virüsü. Dünyanın köye dönüşmesinden dolayı bulaşmadığı yer kalmadı. Virüs gezmedi ama gerekli tedbirler zamanında alınmadığı için, tehlikenin farkına varıp dünya ölçeğinde tedbir alacak dünya sağlık örgütü gibi kurumlar bile işin vehametini zamanında anlamadığı için yayıldı. Yeni anladı, açıklamalara başladı, ama geç kalındı. Çinden gelip bize bulaşmaz, Çinlilerden uzak duralım, akşam sabah Çin ekonomisi ha çöktü ha çökecek haberlerini takıp ederken, bu tür yalan yanlış haberler zihin dünyamızı uyuşturmuşken bir de baktık ki karantina altındayız. Koyun kurttan korkar ama onu yiyen çobandır sözü buraya biraz oturdu, gibi.
Bu virüs yenilgiye uğradığında, aşısı bulunduğunda geriye ne kalır, nasıl bir dünya kalır onu bilmem.
Ama yenilgiye uğramış, saçma sapan önlemlerle, o da geç kalmış, aldatılan ve yaşlılarını, hastalarını kaybetmiş bir insanlık alemi ile başbaşa kalacağız. Ve bu insanlık artık tek bir halk olarak kaderi ortaklaşmış bir halk olma durumuna yönelecek; belki işte o zaman gelecek şansımız daha garanti olacak.
Devletler değişecek, yönetme biçimleri değişecek, insan değişecek, duygular düşünceler değişecek, doğa ve doğanın varlığı öne çıkacak, paranın pulun hükmü biraz olsun geri plana itilecek. Savaşların, sınırların gereksizliği, tam tersi işbirliği, uzlaşma gibi değerler daha çok kullanılır hale gelecek. Çünkü başka türlü gelecek yok. Yaşayacaksak böyle ortak bir dünya, ortak bir hayatla mümkün olacak. Gidiş bu yönedir. İnsan kaderlerimizin bizi buluşturduğu yeni bir dünyaya doğrudur.
Demlenmiş sözler...
Her düşlediğini yapamıyor insan;
her düş çiçek açmıyor.
( Kafka)
-
28.05.2024 Siz Hiç Siyah Kuğu Gördünüz mü ?
-
10.01.2024 Şiir başka şaire git !
-
28.12.2021 Vahşi olan doğa değil kapitalizmdir !
-
19.05.2021 DİKKAT : ORMANSIZLAŞTIRMA !
-
09.06.2020 Yasaklarla Yaşam! ve Oruç Aruoba ...
-
12.05.2020 Korona günlerinde ortaya karışık bir yazı ...
-
30.04.2020 Sürü Bağışıklığı ve Toprağın Tuzu
-
21.04.2020 Veba , kolera, kuşpalazı , boğmaca, korona filan...
-
20.04.2020 Ne şeysin sen virüs!
-
31.03.2020 Hapissek; aklımız göçebedir !
-
17.03.2020 Komşumuz Dünya !
-
10.03.2020 Haberleri Kullanma Kılavuzu !
-
03.03.2020 Ey yağmur bulutu...
-
25.02.2020 Çiçek açmış badem ağaçları ...
-
18.02.2020 Açların Gözbebekleri !
-
12.02.2020 Çaya şiir koy da içelim !
-
06.05.2019 Delikanlım iyi bak yıldızlara ...
-
16.04.2019 Bu Efsane Okullara Biz de Bir Selam Uçuralım ...
-
26.03.2019 Hepimiz o aletin kölesi olduk!
-
18.03.2019 Şiir başka şaire git...
-
12.03.2019 Öğrenmenin özgürlüğü !
-
25.02.2019 Okumuş bir işçi gibi soralım!
-
29.01.2019 Makyavelist Siyaset !
-
15.01.2019 Seçim mi geçim mi ?
-
18.12.2018 Hatıralar benim hallerimdir...
-
11.12.2018 Sarı Yelekliler; işçi sınıfına dahil değil mi !
-
04.12.2018 Nasıl gitmek bu !
-
05.06.2018 Memleket toprağındadır kökü
-
08.05.2018 “O mahur beste çalar ‘müjgan’la ben ağlaşırız!”
-
01.05.2018 Hangi sistem demokrasiye uygun: Başkanlık mı,Parlamenter sistem mi?
-
10.04.2018 Nereden geliyorsun?
-
03.04.2018 Dünya bir sahnedir !
-
20.03.2018 Banker Kastelli’den İnek Bank’a aldatılmış olmak !
-
06.03.2018 Hayatı şiirle sevmek!
-
27.02.2018 “Beyaz adam; beyaz betonun yenmeyeceğini ne zaman anlayacaksın!”
-
20.02.2018 Kendi çağında yaşa, ama onun tutsağı olma!
-
14.02.2018 ‘İhtiyaçlar’ sıralamamızı kim belirliyor!
-
30.01.2018 Ey Yağmur Bulutu, ‘Onlara sen anlat, savaş kötüdür!’ de
-
23.01.2018 En doğru ben değilim!
-
16.01.2018 Sen ne fena çocuksun !
-
09.01.2018 Devrimci geçmişlerimiz için!
-
26.12.2017 Değişirken değişmemek!
-
12.12.2017 Bir Şiirdir Şehr-i Kudüs!
-
28.11.2017 Serkan Öğretmen’in Kitap Listesi!..
-
21.11.2017 Yazı bir işe yaramalı!
-
14.11.2017 Yazsan ne yazacaksın?
-
07.11.2017 “TEOG MEOG”, bu işin sonu yok!
-
31.10.2017 Dün, Takvimde Biter
-
17.10.2017 Ahlat ağacının kokusu ...
-
10.10.2017 İnsan vefasızdır!
-
03.10.2017 Ne olacak bu çocukların hali?
-
25.04.2017 İnsan Hafızası Biriktirir!
-
04.04.2017 Seçilme yaşı 18’e inecek mi bilmem ama !...
-
28.03.2017 Böyle yazılar yazmak hüzün veriyor!
-
21.03.2017 Referanduma giderken
-
14.03.2017 Kederliyim!
-
07.03.2017 Günler geçiyor ama aynı değil!
-
28.02.2017 Kalbiniz acır işte!
-
21.02.2017 ‘’Bozuk Adalet!”
-
14.02.2017 Sen ne diyorsun!
-
07.02.2017 Trump Gelir Trump Gider!
-
31.01.2017 İnsanın Adalet Terazisi!
-
24.01.2017 Hayat alabildiğine aydınlık!
-
17.01.2017 Kırbaç! *
-
10.01.2017 İnsan ve Robotlaşan insan !
-
03.01.2017 Kötülük bu!
-
27.12.2016 Şiir ‘kötülüğü’ yensin!!
-
20.12.2016 Haberler ne haber !
-
06.12.2016 Çocukları koruyamıyorsan kendinden söz etme!
-
29.11.2016 Havana sokaklarında Nazım ve Fidel!
-
22.11.2016 ‘Dostyevskinin köpeği’!
-
15.11.2016 Ağacın içinde saklanan kuşların gözleri!
-
08.11.2016 Öğrenmenin özgürlüğü!
-
25.10.2016 Özal’dan bugüne başkanlık tartışmaları!
-
18.10.2016 Devlet, ele geçirilecek bir şey midir?
-
11.10.2016 Kalbimi elime alıp üzüm gibi ezesim geliyor !
-
04.10.2016 “Her şey naylondandı o kadar!”
-
27.09.2016 “Çöl kimseyi sevmiyordu!” (Milas Lisesi mezunu bir yazardan ...)
-
20.09.2016 Şöhret dünyasının politik yakışıklısına veda!
-
06.09.2016 Ruhumuza yapışan kirler!
-
12.07.2016 Suriyeli Göçmenler ve Irkçılık sorunu!
-
28.06.2016 Sıcaklarda, sıcak politika!
-
21.06.2016 Liseli Gençleri anlamak!
-
14.06.2016 Muşlu Ezgi’nin TEOG başarısı!
-
07.06.2016 Bilim Gereksizdir (!)
-
31.05.2016 Siz hiç ‘Siyah Kuğu’ gördünüz mü?
-
24.05.2016 Yalnızlık çoğaltıyor beni!
-
17.05.2016 Nerde kaldı bu demokrasi?
-
10.05.2016 Mor Kındıralar Solmuş! *
-
03.05.2016 Aşil’in Topuğu ve Kanlı Pazar!
-
26.04.2016 Kitap mı Tablet mi?
-
19.04.2016 17 Nisan Gurbet Bayramı!
-
12.04.2016 Eleştirel düşünme(me)k!
-
05.04.2016 Kürk Mantolu Madonna ve Sabahattin Ali
-
29.03.2016 Ömür çoğaltmak!
-
22.03.2016 “Memleket isterim”!
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.