- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 22 October 2019, Tuesday 12:08
- 2630 kez okundu
Korkut BORATAV / sol.org.tr
2 Ağustos’ta Sol Haber Portalı’nda “IMF Ekvador’da” başlıklı bir yazım yayımlandı. Yazıda, üç solcu iktisatçının (James K. Galbraith, Ha-Joon Chang, ve Mark Weisbrot’un) imzaya açtıkları bir çağrıyı duyuruyordum.
İktisatçılar, meslektaşlarını Ekvador’da neo-liberalizme dönüşe karşı uyarmakta; IMF’nin Ekvador’la imzaladığı kredi anlaşmasını eleştirmekteydi.
Bir ihanetin kısa öyküsü…
17 milyonluk bu Latin Amerika ülkesindeki gelişmeler, sembolik bir önem taşıdığı için bu imza kampanyasını tetiklemişti: Güney Amerika’daki solcu iktidarların (“pembe dalga”nın), Venezuela ve Bolivya ile birlikte ayakta duran son üç temsilcisinden biri daha “düşmek” üzeredir. İmzalar, bu tehlikeye karşı bir dayanışma eylemi olacaktı.
Ben de çağrıya katıldım; yüze yakın iktisatçıyla birlikte bildiriyi imzaladım.
Aynı yazıda, Ekvador solunu iktidardan uzaklaştıran “özgün” yönteme de dikkat çektim.
Latin Amerika’da son yıllarda “pembe” iktidarlara, bazen askerî, sivil darbelerle son veriliyordu. Sol iktidarlar, bazen de, ABD devleti, uluslararası finans kapital ve yerli burjuvazilerin ortaklaşa yarattıkları bir kriz sonunda seçim kaybediyorlardı.
Ekvador’da izlenen yöntem, kalenin “içten” fethi oldu.
2007’yi izleyen on yıl boyunca solcu başkan Rafael Correa, neoliberal politikaları terk etti, başarılı oldu; 2017’de yardımcısı Lenin Moreno’yu aday gösterdi. Moreno, sağcı adaya karşı seçimi kazandı; ama iki yıl içinde kendisini iktidara getiren programa sırt çevirdi. Dış siyaseti hızla ABD yörüngesine yerleştirdi; Londra Büyükelçiliği’ne sığınmış olan Assange’yi İngiliz polisine teslim etti. Son aşamada da ekonomi politikalarını IMF’ye devretti.
Sadece bir “sapma” değil, ihanet söz konusudur. Önce solcu ilkeleri koruyan Başkan Yardımcısı Jorge Glas’ı azletti, tutuklattı, mahkum etti. Correa aleyhine düzmece bir ceza davası açtırdı, yeniden aday olmasını önleyecek bir anayasa değişikliği geçirdi.
İzlediği yöntem, olsa olsa, Yunanistan’ın Syriza / Çipras öyküsü ile karşılaştırılabilir. Ama arada önemlice bir fark var: Çipras, Troyka’nın (Almanya, Avrupa Merkez Bankası ve IMF’nin) ağır baskısı karşısında direnmeyi değil, teslimiyeti yeğlemişti.
Moreno ise bu tür baskılar altında değildi: Correa’nın başarılı mirasını devralıyor; o sayede seçiliyordu. Ekonomi bunalımda değildi. On yılda Latin Amerika ortalamasının üzerinde (yüzde 3,5’lik) bir büyüme temposu (kabaca) dış denge içinde gerçekleşmişti.
İhanetin gerçek nedenlerini, arka planını, ne eski yoldaşları, ne de Correa deşifre edemedi; açıklayamadı.
1 Ekim: IMF programı başlatılıyor…
IMF’nin Ekvador programının ana öğelerini özetleyeyim:Bütçe fazlası yaratılması, emek maliyetlerini aşağı çeken, işgücü piyasalarını “esnekleştiren” bir dizi önlem, kamu hizmetlerinde, işletmelerinde yaygın özelleştirme, Merkez Bankası özerkliğinin yeniden yasalaşması, yaygın tüketim mallarında dolaylı vergilerin artırılması, enerji ve suda sübvansiyonların kaldırılması…
Bu program, Mark Weisbrot’un tespitiyle, “Ekvador’da önceki on yılda gerçekleşen ekonomik ve toplumsal kazanımların kaybına yol açacaktır.”
Uygulamanın ilk kapsamlı adımı, Moreno’nun 1 Ekim 2019’da ilan ettiği 883 sayılı kararnameyle atıldı. Buna göre, kamu istihdamında daralma sürdürülecek; maaşlarda yüzde 20’lik kesinti yapılacak; yıllık tatil süresi yarıya indirilecek; özel emeklilik sistemine geçiş başlayacak; istihdam güvencesi ve iş güvenliği koşulları gevşetilecektir.
Kararnamenin en kritik “şok”unu sona sakladım: Ham petrol ihracatçısı olan Ekvador’da uzun yıllardan beri uygulanan akaryakıt sübvansiyonları tümüyle kaldırılacaktır.
Bir gün içinde benzin ve mazot fiyatları yüzde 50 ile yüzde 100 arasında sıçradı. Ve son kırk yıl boyunca çeşitli coğrafyalarda zaman zaman patlak veren bir başka sonuç, 2-14 Ekim arasında Ekvador’da da gerçekleşti:IMF ayaklanması…
İlk grev ve protesto dalgası
2 Ekim’de nakliye işçileri grev ilan etti; taksiciler büyük kentlerde yolları kapadı; başkent Quito’nun dış dünyayla bağlantısı kesildi.
Moreno, öğrencileri etkisiz kılmak için okulları üç günlüğüne kapattı; protestoları da kaba bir söylemle küçümsedi: “Artık beleşçilik son buldu…” Bu ifadedeki “beleşçilik” sözcüğünü, “zanganeria” karşılığı olarak kullandım; bunun da Ekvador burjuvazisinin yoksul, cahil insanlar için kullandığı “zangana”dan türetildiğini öğrendim (Grayzone Project, 6 Ekim).
Moreno’nun sınıfsal saplantılarını yansıtan bu “dil”, grevciler tarafından hızla sahiplenildi; eylemler de “zangana’ların devrimi” diye adlandırıldı. Gezi'deki gençler de “çapulcular” suçlamasını severek benimsemediler mi?
Taksicilerin grevi 5 Ekim’de son buldu; ama emekçi ve öğrenci örgütlerinin (İşçilerin Birliği Cephesi, Ulusal Öğretmenler Sendikası, Üniversite Öğrencileri Federasyonu’nun) genel grev çağrısı etkili oldu. Kentlerde hayat durdu. Meydanlar işgal edildi.
Moreno, “darbe girişimi” yaftası ile Rafael Correa’yı ve Maduro’yu kışkırtıcılıkla suçladı. Önce OHAL, sonra geceleri sokağa çıkma yasağı getirdi. Asker ve polis şiddeti, sekiz protestocunun ölmesi; yüzlerce kişinin yaralanması, tutuklanması ile sonuçlandı.
Protestolar isyana dönüşüyor
Protesto eylemleri, Ekvador Özgün Uluslar Konferederasyonu’nun (CONAIE’nin) katılımı ile kritik bir eşiği aştı. Ekvador’un özgün (“yerli”) halklarının örgütlü kalkışmaları, on yılda üç başkanı (1997’de Bucaram’ı, 2000’de Mahuad’ı, 2005’te Gutierrez’i) istifaya zorlamıştır.
CONAIE’nin başkanı Jaime Vargas, taşradan, Amazon köylerinden çok sayıda insanı büyük kentlere, ayaklanmaya katılmaya davet etti. Zamlara karşı tepki, özgün halkların toprak, su talepleri, ormanları yok eden maden şirketlerine karşı tepkileri ile birleşti. Vargas, başkan Moreno’yu “on yedi milyon insanın kaderi tehdit altında; ateşle oynama” diye uyardı.
Eylemler, adım adım isyana dönüştü: Quito’da Meclis binası işgal edildi. Eyaletlerin çoğunda halk, yolları ve meydanları kapattı. Vargas, askerlere çağrıda bulundu: “Halkla birleşin; yalancı, hırsız Moreno’yla değil…”
CONAIE militanları çok sayıda asker ve polisi gözaltına aldı. Bunlardan on polis, ölen bir göstericinin cenaze törenine getirildi; tabutun taşınmasına katıldı; sonra serbest bırakıldı. Çok sayıda petrol tesisi işgal edildi; ülkenin ana boru hattı kapatıldı.
Moreno, Ekvador tarihinde ilk kez hükümet merkezini Quito dışına (Guayaquil’e) taşımak zorunda kaldı. İsyancılarla görüşmeye başladı ve esas olarak CONAIE’yi muhatap aldı.
13 Ekim: Moreno geri çekiliyor; kararnameyi iptal ediyor
CONAIE eylem ve söylemlerindeki sertliğe rağmen, uzlaşmacı bir pazarlık sürecini yeğledi. Muhalefeti sürükleyen diğer örgütler de aykırı davranmadı.
Görüşmelerde arabuluculuğu, Katolik kilisesi ve Birleşmiş Milletler’in Ekvador temsilcisi Arnaud Peral üstlendi. Moreno, 833 sayılı kararnameyi iptal etmeyi erkenden kabul etti. Böylece akar yakıt zamları, kamu personeline getirilen maaş ve tatil kısıntıları geçersizleşti.
Kalkışma, halk şenliklerine dönüştü. Görüşmelerin sonuç belgesinin kaleme alınmasında CONAIE ve hükümet yetkililerinden bir komisyon oluştu. Güvenlik güçlerinin uyguladığı şiddete karşı talepler, herhalde, birkaç bakanın ve polis şefinin görevden alınmasıyla geçiştirilecektir.
IMF anlaşması ve sonrası?
Ekvador’un IMF ile imzaladığı 4,2 milyar dolarlık kredi anlaşması, kamu maliyesinde üç yıl içinde millî gelirin yüzde 6’sına ulaşan bir “kemer sıkma” hedefliyordu.
Moreno, bu hedefin üçte birini aşan bir bölümünü akaryakıt sübvansiyonlarını kaldırarak gerçekleştirmeye kalkıştı. Bir kerelik, tüm fiyatlara hızla yansıyan ve çok sert hissedilen bir şok…
Halk sınıflarının tepkisi nedeniyle geri çekildi. IMF anlaşması ise duruyor. Ne Moreno, ne de IMF, emekçilere yüklenen bir kemer sıkma programından ödün vermez. Herhalde akaryakıt-dışı dolaylı (regresif) vergilere yüklenilecek; aynı miktarda vergi yükü çok sayıda tüketim kalemine dağıtılacaktır.
Halk muhalefeti ise bir muhabereyi kazandı; dönek Moreno’nun emekçi düşmanı kimliğini ortaya çıkardı; itibarını sarstı.
Emekçiler ve Ekvador solu bu kadarla yetinecek mi? Arkasını getirebilecek mi? Göreceğiz.
-
06.03.2024 MİLASTA YENİ NESİL ÜRETEN BELEDİYECİLİK
-
23.10.2021 Niyazi Yalçınkaya'ya
-
02.08.2021 'Pabuççu muştası' ya da fonculuk üzerine
-
31.07.2021 Güney Afrika’da ayaklanma nasıl yorumlanmalı?
-
30.07.2021 Sorunlar, öncelikler, saplantılar, Kıbrıs ve diplomasiye dair
-
27.07.2021 “Politik Oblomov'luk: Orta sınıf muhalifliği
-
26.07.2021 Küresel İktisadi Tarihçe
-
17.07.2021 Büyüyen sınıf çelişkileri
-
16.07.2021 MİLAS BELEDİYE BAŞKANLIĞI' NDAN NUTUK ARMAĞANI
-
15.07.2021 Kadim içecek limonata
-
13.07.2021 Çin Komünist Partisi’nin 100’ncü yıldönümü
-
09.07.2021 Irkçılığın yeni yüzü: Yahudi düşmanlığının yerini mülteci düşmanlığı mı aldı?
-
09.07.2021 Keyfilik!
-
08.07.2021 Çökme, çöküş, çıkış
-
07.07.2021 Ağlıyor hayat…
-
06.07.2021 Faşizm sonrasında ekonomik seçenekler
-
05.07.2021 AKP: Yükselişi ve tükenişi (II)
-
08.04.2021 Gerçek gündem nedir?
-
07.04.2021 Çürüme, çöküş, ahlak, adalet
-
06.04.2021 Merkez Bankası Operasyonu: Niçin?
-
31.03.2021 İktidarın toplumsal/ekonomik maliyeti
-
30.03.2021 Bir kararnamelik muhalefet!
-
29.03.2021 SABRIN SONU…
-
27.03.2021 DEVRAN DÖNSÜN SARIKEÇİLİLER YÜRÜSÜN
-
26.03.2021 Gece yarısı kararnamelerindeki Türkiye
-
25.03.2021 AB dağılıyor: Küresel ekonomik savaş insanlığın geleceğini tehdit ediyor
-
24.03.2021 Ekonomide fırtına günleri
-
23.11.2020 GECE YAĞMUR KOKUYOR
-
24.06.2020 Krizde para, maliye politikaları ve Türkiye
-
11.06.2020 Eğilimleri mutlaklaştırmak
-
01.06.2020 19 Mayıs 1919-2020
-
28.05.2020 İki yıl içinde ikinci döviz krizi
-
01.05.2020 AF NEDİR?
-
08.01.2020 BİR DENİZCİ GÖZÜYLE KANAL ISTANBUL
-
30.10.2019 Ekonomik-mali açmazlar çoğalırken
-
15.10.2019 İÇİNDE “MİLAS” GEÇEN KİTAPLAR (13) / Seven NİŞANYAN – Müjde NİŞANYAN HERKESİN BİLMEDİĞİ OLAĞANÜSTÜ YERLER
-
14.10.2019 “Monşerlerden” fikir alınsaydı Türkiye bu durumda olmazdı
-
11.10.2019 Sömürü oranları ve dünya ticareti: Bugün, kırk yıl once
-
09.10.2019 Gerçeklere direnmek
-
08.10.2019 Hasan ÖZGEN - “IŞIK ÜLKESİ” MİLAS
-
07.10.2019 TWEEN TEHLİKESİNİN FARKINDA MIYIZ?
-
03.10.2019 DÜNYANIN YUVARLAK OLDUĞUNU BİLMEYENLER DÜNYAYI MI YÖNETİYOR?
-
27.09.2019 Emekten yana program?
-
24.09.2019 Artık AKP’yi ayakta sadece o yapı tutuyor
-
24.09.2019 İÇİNDE “MİLAS” GEÇEN KİTAPLAR (10) Aynur DURUKAN BALAT, İLYAS BEY CAMİİ
-
17.09.2019 İÇİNDE “MİLAS” GEÇEN KİTAPLAR (9) / MİLAS KİTABELERİ
-
10.09.2019 CHP 100 yaşında
-
10.09.2019 İÇİNDE “MİLAS” GEÇEN KİTAPLAR (8) - KARTPOSTALLARDAKİ MİLAS’LAR
-
09.09.2019 Son kırk yılın dönüm noktaları
-
04.09.2019 İÇİNDE “MİLAS” GEÇEN KİTAPLAR (7) - SELÇUK EREZ İSTANKÖYALTI BODRUM
-
21.08.2019 Müdahale gecikmedi
-
21.08.2019 İÇİNDE “MİLAS” GEÇEN KİTAPLAR (6) ERHAN GÜNAY - YARIM ASIR ÖTESİNDEN GEÇMİŞTE MİLAS
-
20.08.2019 BİR REKTÖR ÜNİVERSİTE ADINA BİLDİRİ YAYINLAYAMAZ
-
20.08.2019 Kara Elmas, Kara Zeytin, Kara Yazı
-
15.08.2019 Tarım üreticisi ve işçisi perişan
-
07.08.2019 İÇİNDE “MİLAS” GEÇEN KİTAPLAR (5) MEHMET GÜNSÜR CAIQUE / HİKAYELER
-
07.08.2019 İÇİNDE “MİLAS” GEÇEN KİTAPLAR (4) BİR DÖNEMİN VALİSİ
-
06.08.2019 IMF Ekvador’da
-
03.08.2019 Onbirinci Plan tarım için ne öngörüyor?
-
31.07.2019 BİR DÖNEMİN VALİSİ
-
30.07.2019 Dış finansman sorunları
-
29.07.2019 HUKUK TANIMAZLIKTA EL ARTTIRMAK / KIYILARI ŞİRKET GİBİ YÖNETMEK
-
26.07.2019 BU DURUMDAN UTANIYORUM
-
25.07.2019 Medrese dönemi
-
24.07.2019 İÇİNDE “MİLAS” GEÇEN KİTAPLAR (3)
-
22.07.2019 Düzelen cari denge: İyi mi? Kötü mü?
-
20.07.2019 BİR ZAMANLAR ANADOLU’DA
-
17.07.2019 Temmuz günlükleri
-
17.07.2019 İÇİNDE “MİLAS” GEÇEN KİTAPLAR (2)
-
15.07.2019 Türkiye’nin kredi puanları: Kimler düşürüyor? Niçin?
-
13.07.2019 MİNİMALİZM
-
12.07.2019 TORUNLARININ GELİRİNİ YİYİP MÜREFFEH YAŞIYORUZ DİYEN GAFİLLER
-
10.07.2019 Reis ve damadı haksız mı yani?
-
09.07.2019 KABİLELEŞMEK
-
08.07.2019 Ekonomik bunalımın seyri
-
04.07.2019 Kaybın telafisi yok
-
01.07.2019 İstanbul seçimi: Sıradan gözlemler
-
27.06.2019 CUMHURİYETE KARŞI İHANET MİADINI DOLDURMAK ÜZERE
-
26.06.2019 Seçim sonrası
-
22.06.2019 Yeni 'Arap Baharı' ve kadınlar
-
19.06.2019 Bir nesil harcanırken
-
19.06.2019 Yerelde ekolojik özerklik
-
17.06.2019 Suriye’de tehlikeli tuzaklara devam…
-
14.06.2019 YANLIŞ BİLGİLER PASLI ÇİVİLER GİBİDİR, ÇIKARILMASI ÇOK ZORDUR...
-
12.06.2019 Sorunlu siyaset
-
10.06.2019 Hindistan’da seçim: Faşizme doğru bir adım
-
08.06.2019 Ekonomi nasıl küçülüyor?
-
30.05.2019 GEÇMİŞE DÖNÜŞ
-
28.05.2019 AKP’NİN BU YALANLARINA İNANMAK, ÜLKEYİ EMPERYALİSTLERE TESLİM ETMEKTİR
-
22.05.2019 ÖRNEK BİR OLAY…
-
16.05.2019 Venezuela Darbesi
-
15.05.2019 Dış politikada yeni kaymalar mı?
-
09.05.2019 Önümüzdeki Nesil Sıkıntılı Dönemler Yaşayacak
-
06.05.2019 Şermin Narwani Suriye’yi anlatıyor
-
02.05.2019 Sermayenin sesi fazla yükseliyor
-
29.04.2019 Dış politikada yol ayrımı
-
27.04.2019 Hindistan seçime giderken
-
26.04.2019 Mazbata mazbata olalı böyle çile görmemişti!
-
23.04.2019 Berat Albayrak’ın 'Reform' programı
-
17.04.2019 Kırılmalar
-
15.04.2019 IMF’nin Nisan Raporu’nda Türkiye
-
11.04.2019 Bitirilemeyen yerel seçimler...
-
08.04.2019 Seçim sonrasında birkaç tespit
-
02.04.2019 Yerel seçim sonuçları üzerine
-
02.04.2019 Donald Trump ve diğerleri
-
01.04.2019 Rejimin niteliği yeniden
-
29.03.2019 Yerel seçimlerde uğraklar: 1989, 2009, 2019
-
26.03.2019 Emperyalizm Venezuela’da
-
25.03.2019 IMF Arjantin’de
-
18.03.2019 Ocak 2019’da Ekonomi
-
13.03.2019 Tarımdaki teslimiyet tersine çevrilmelidir
-
05.03.2019 SAMİMİYET
-
04.03.2019 2018’de ödemeler dengesi
-
28.02.2019 Yerel seçimler üzerine
-
25.02.2019 Devlet manavlık yapar mı?
-
21.02.2019 “Aslan, ceylan, sırtlan, zebra yan yana koşuyorsa orman yanıyor demektir”
-
18.02.2019 GÜVENMEK
-
16.02.2019 Venezuela üzerine birkaç tespit
-
14.02.2019 TEK BAŞINA NE KADAR MUTLUSUN?
-
07.02.2019 Çeyrek yasama dönemi
-
05.02.2019 PAYLAŞMAK
-
31.01.2019 Siyasetin sefaleti
-
29.01.2019 ABD’de sosyalizm canlanıyor
-
28.01.2019 BİR KIŞ GÜNÜ KIYIKIŞLACIK..
-
26.01.2019 İktidarın malî kayırma/cezalandırma hesapları
-
24.01.2019 Gerçekte kim kurtarılıyor?
-
23.01.2019 Ekonomik bunalım nasıl seyrediyor?
-
17.01.2019 Suriye'de gerçeklerle yüzleşememek
-
08.01.2019 Üniversite(li)lere ne oluyor?
-
07.01.2019 2018 sonunda Fransa’da güzel bir olay
-
04.01.2019 2018'den 2019'a BAKIŞLAR
-
03.01.2019 ABD ve Çin: Ekonomik savaşın ilk bilançosu
-
02.01.2019 2018 sonunda borsa çöküntüsü
-
26.12.2018 Rejimin niteliği
-
25.12.2018 BODRUM ADAYLARI VE CHP
-
24.12.2018 Tepkiler sisteme karşı döner mi?
-
19.12.2018 Haziran paranoyası sürüyor
-
18.12.2018 Millî Gelir Temmuz-Eylül istatistikleri
-
14.12.2018 TÜRKİYE DÖKÜLÜYOR
-
10.12.2018 'Piyasalar' faşistleri seviyor. Meksika ve Brezilya: Başkanlar ve borsalar.
-
04.12.2018 Göçmenler, Suriyeliler, siyasetçiler. “Güney” coğrafyasının kurbanları…
-
03.12.2018 Bir çifte standart
-
30.11.2018 BUNU YAPAN SİYASİ KADRO YA CAHİLDİR YA EMİR KULUDUR
-
30.11.2018 İktidarın Gezi takıntısı
-
30.11.2018 Krizin bazı istatistikleri
-
26.11.2018 MUSTAFA KEMAL VE SULTAN SÜLEYMAN
-
22.11.2018 Enflasyonun anlamları
-
14.11.2018 1968 Dünyası ve Vietnam
-
13.11.2018 Cumhuriyetin ilk ve son onbeş yılı
-
31.10.2018 Arjantin ve Türkiye: 2001 ve 2018
-
31.10.2018 95 YILDA ÖĞRENEMEDİK...
-
30.10.2018 ABD'nin kendini teşhiri
-
22.10.2018 Brezilya: 'Piyasalar' faşist adayı destekliyor
-
19.10.2018 “TÜRKİYE KRİZİN BAŞINDA, BANKALAR DAHİL İFLASLAR YOLDA”
-
15.10.2018 Hem hegemon hem muhalif
-
13.10.2018 Yeni sularda yüzmek
-
10.10.2018 BODRUM-MARMARİS YARIŞI
-
09.10.2018 YEP: IMF’siz bir IMF programı
-
29.09.2018 Politikada kaygan zeminler
-
28.09.2018 TRAFİK TE KAN ALKOL DÜZEYİ NE OLMALI?
-
27.09.2018 Yeni Ekonomi Programı
-
26.09.2018 Dışarıdan Türkiye’ye bakışlar
-
22.09.2018 Dışarıdan Türkiye’ye Bakışlar
-
19.09.2018 VARLIK FONU, EMPERYALİSTLERE SUNULAN OLAĞANÜSTÜ HİZMETTİR
-
17.09.2018 Krizin eşiğinde büyüyen ekonomi
-
12.09.2018 Krizler Yayılırken
-
11.09.2018 Biri Yılmaz Güney, diğeri Erkan Yücel...
-
08.09.2018 Dişleri sökülmüş muhalefet
-
05.09.2018 Tüm Bunlar Üçüncü Dünya Savaşı
-
04.09.2018 Zor günler
-
01.09.2018 Faşizm Tartışmaları: Hindistan, Türkiye
-
28.08.2018 ‘Lütuf düzeni’ ve kriz
-
27.08.2018 Okluk yine kapandı
-
17.08.2018 Kaçınılmazın hızlandırılması
-
08.08.2018 Sürdürülemezlik
-
01.08.2018 ‘Duygusuz Nesil’ Tehlikesi
-
30.07.2018 Ekonomik krizden medet ummak
-
27.07.2018 Silahla şaka olmaz
-
20.07.2018 AKP’nin devrettiği ekonomik sorunlar
-
20.07.2018 İşte bu olmadı, hem de hiç olmadı …
-
19.07.2018 ‘Şirket gibi yönetmek’
-
13.07.2018 ‘Kurtarılmış Maden Bölgeleri’ geliyor
-
10.07.2018 Madımak sonrasında konuşan siyasetçiler
-
05.07.2018 Bu enkazı kim kaldıracak?
-
26.06.2018 Ülkemiz bölündü
-
25.06.2018 2017’den bir yazı
-
21.06.2018 Yeni bir rekor daha ve sonrası …
-
04.06.2018 Krize karşı kim hazırlıklı?
-
30.05.2018 ‘Mal Beyanı’ Komedisi
-
21.05.2018 SAHİPSİZ BODRUM’UN ÇARESİZLİĞİ
-
14.04.2018 Artuk Bey, Artuklu ve Artukoğulları Beyliği
-
14.02.2018 Kalbimde Atatürk var ...
-
19.01.2018 Ağzımızdan çıkanı kulağımız duymalı
-
27.11.2017 Destekleyici, Yetkili ve Güvenilir Anne Baba olmak
-
20.11.2017 Sıra, sahillere geldi
-
20.11.2017 5 Adımda Depresyondan Korunma
-
13.11.2017 Öfke Kontrolü
-
06.11.2017 Bebeklik Döneminde Sağlıklı Kimlik Gelişimi
-
28.10.2017 Diyetisyen Bakışı: Diyet Değil, Yaşam Tarzı!
-
07.10.2017 Yaz saati ve inat
-
02.10.2017 Barzani Referandumu ve sonrası
-
12.08.2017 Erdoğan’ın Tehlikeli Planı
-
07.08.2017 Kişilik Bozukluğu
-
31.07.2017 Çomakdağ Türkmenleri (Kızılağaç / Ketendere / İkiztaş / Sarıkaya)
-
26.07.2017 Öngörülebilen Kaos - 2019
-
20.07.2017 AKP iktidarı çöküş sürecinde
-
10.07.2017 Ormanlarımız nasıl yanıyor?
-
25.05.2017 A N M A - Nazmi Özgül’ün anısına
-
05.05.2017 Aile Danışmanlığı
-
02.05.2017 “Siz bizlerden korkmayın, doğadan korkun efendim …”
-
29.04.2017 Sanatın İç Sesi
-
31.03.2017 Küçük Ev
-
23.03.2017 Bir olalım, Tek yürek olalım
-
21.03.2017 Rengarenk olsaydı
-
21.02.2017 “Milas’ın Sis Perdesi”
-
16.02.2017 Kanma, sonra da yanma
-
27.01.2017 Narin Çiçek: Turizm
-
21.01.2017 Vekilime Mektup
-
16.01.2017 Dokuz Kahraman Vekil
-
11.01.2017 Meşe tohumları çimlenecek mi?
-
10.12.2016 Bir Güvercin uçurun
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.