Mehmet Sarı

Mehmet SARI - Emekli İlköğretim Müfettişi

Bu durum çağdaş kültürümüz olan laiklikten geri dönüş demektir.

Yani demokrasiden, cumhuriyetten, akıl ve bilimden geriye doğru giden tarihin en karanlık yoludur.

Atatürk, Kurtuluş Savaşını kazandığı zaman çevresindekilere, “Bundan sonra büyük savaşa başlayacağız, bu da cehaletle savaştır” diye söylemiştir.

Kurtuluş Savaşını kazanmışız, istilacıları yurdumuzdan büyük zorluklara rağmen atmışız, ama esas atmamız gereken cehalettir. Atatürk zamanında cehaletle yeterli savaş yapılmışsa da Köy Enstitülerinin kapatılması ile cehalete karşı zafer fırsatının, aydınlanmanın önü tıkanmıştır.

Köy Enstitülerinin amacı köylüyü aydınlatma ve köylülerin sosyal, ekonomik kalkınması sağlamaktır. Ama bu istenen amaçlar tam elde edilmeden Köy Enstitüleri kapatıldı. Kapatılırken de bazı haksız iftiralar, karalamalar da yapılarak kapatma gerçekleştirildi. Böylece Atatürk’ün cehaletle savaşta bazı adımları olmuşsa da amaçlarına ulaşmamış, hatta engeller konmuş bu ‘Atatürk Adımları’na.

Bu engeller laiklik ilkelere ters, akıl ve bilime ters yönde adımlarla konuyor ülkemin önüne. Tarikat ve cemaatlerle de ülkemde bağnazlık, laikliğin yerine geçirilmeye çalışılmıştır. Ben yaşamımda hep bunu gözlemledim.

İşte bu gözlemlediğim tarikatçılardan fetoculuk, ülkemde fakir ve başarılı çocukları toplayan ışık evleri, her il ve ilçelerde olurken, Milas ve Muğla’da da 40 yıl önce kuruluyordu.

Bu ışık evlerinde toplanan çocukların 30 - 40 yıl önce yanlış eğitildiklerini, bağnazlık yoluna sokulduklarını, Milas Önder Gazetesi’nde birkaç defa yazmıştım.

İşte 15 Temmuz 2016 tarihinde bu FETÖ ayaklanmasını Türkiye yaşadı. İnsanlar öldürüldü. TBMM binamız bombalandı.

Ama Atatürkçü ordu kumandanları bu FETÖ ayaklanmasına müsaade etmedi. Engel oldu. Ama ne yazık ki FETÖ’den başka çok tarikat daha var. Bunlardan bazıları FETÖ’nün yerine geçmeye çalışıyor. Görebildiğim kadar bunlar imam hatipleri çoğaltmaya, müfredatı kendi amaçlarına göre düzenlemeye çalışıyorlar.

Milas Önder Gazetesi’nde 30 - 40 yıl önce ışık evleri için yazdığım yazılarımda uyardığım gibi, il ve ilçelerdeki laik okullar imam hatibe çevrilerek tarikatların amaçları yolunda eğitim veriliyor.

İşte yeni yapılmakta olan müfredatla okullarda dinselleşen eğitim uygulanmaktadır. İşte bu eğitim uygulamasıyla dindar, kindar kişilikte insan yetiştirme amaçlanıyor. Bu kişilikteki insan, laiklikten uzaklaşır ve güvensiz insanlar yetiştiriyoruz.

Bunun olmaması için, öğretmenin ekonomik yönden güçlü olması, iyi eğitimden geçmesi gerekir. Bu bakımdan Öğretmen, eğitim ilmine göre ve o anlayışta yetiştirilmiş olmalıdır …